Koca bir seneyi daha geride bırakıyoruz. Geçtiğimiz 365 gününü nasıl değerlendirdin? Hedeflerin var mıydı? Ne kadarını gerçekleştirdin? Yoksa gelişine, akışta neyse o mu gelsin dedin? Planlı olanlardan mısın? Yoksa plan yapmak duygusallığımı olumsuz etkiliyor deyip, başkalarının planlarına uyum sağlamakla mı geçti senen?

Bunlar önemli çünkü bilincinde boş ve akışa bıraktığın alanları sonuçsuz nitelikler doldurur.Benim açımdan bunu anlamak, deneyimlerimi izlemek ve alışkanlıklarımı değiştirmek baya zaman aldı. Anlıyorum ki yaşamımız bizim istek irade ve çabamızla şekilleniyor.

Seçimler, istekler, dualar ve niyetler kaderi şekillendirir. Gerçek olan bu. Diğer türlü akışta gelsin dediğin her şey alt kader ihtimallerini yaşaman demek. Neyi kalpten istiyorsan kısmetin oradadır, ama dikkat edersen egoyla istemekten bahsetmiyorum; önce kalpten, özden, ruhtan istemekten bahsediyorum.

Tam o anda zihninde de aynı şeyi istiyorsan akıl ve kalp birlikteliğini sağladın ve senin olan nasibinle hizalandın demektir. İşte bu nasibi, nihai hedef olarak başa tutturup ona ulaşacak alt hedeflerin planlamalarını yeni yıl hediyesi olarak kendine verebilirsin. Hemen sonrasında her biri için neler yapacağına dair net aksiyon adımlarını yazmak ve küçük büyük demeden eyleme geçmek yaşamı hakiki ömür yapar.

O zaman bu sene için koca bir ajanda almaya ve bu seneni, beş seneni, belki on, belki yirmi seneni planlamaya ne dersin? Şunu da unutma! Kendinin tek rakibi yine sensin, başkası ile kendini kıyaslamak yaratıcı enerjini aşağı çekecektir. Bir başkası benden daha iyiydi demek yerine, geçen seneden daha iyi olmaya odaklanmak; enerjini, motivasyonunu ve koca bir yılını şahane geçirmeni sağlayacaktır.