Günümüzde her 8 kadından 1’i meme kanserine yakalanıyor. Kadınlar arasında %30’luk bir oranla en çok görünen kanser türü olan meme kanseri, erken teşhis edilirse tedavi başarısı en yüksek kanser türlerinden biridir. Her yıl düzenli olarak yaptırılan mamografi taramaları, meme kanserinin erken teşhis edilmesine yardımcı olur ve böylece bu hastalıktan dolayı oluşan ölüm riski %25-30 oranında azalır. Konuyla ilgili farkındalık yaratma amacıyla 42 Maslak’ta gerçekleştirilen etkinlikte ünlü tasarımcı Haluk Akakçe’nin tasarladığı kurdele ile hazırladığı video çalışması sergilendi. Proje kapsamında, Akakçe’nin tasarladığı başka bir eserinden elde edilen gelir ise Türkiye Meme Vakfı’na (MEVA) bağışlanacak.

Görüntüleme teknolojilerindeki yeni gelişmeler, kanser tanı ve tedavisinde çok önemli bir rol oynuyor. Meme kanserinin I. evresindeki erken tanı, yaklaşık %100 hayatta kalma oranı anlamına gelirken, IV. evrede kanser tespit edildiğinde bu oran %22'ye karşılık geliyor. Her yıl düzenli olarak yaptırılan mamografi taramaları, meme kanserinin erken teşhis edilmesine yardımcı olur ve böylece bu hastalıktan dolayı oluşan ölüm riski de %25-30 oranında azalır. Tüm dünyada, Ekim ayında Uluslararası Meme Kanseri Farkındalığına vurgu yapmak üzere pembe kurdeleler kullanılıyor. Türkiye’nin meme kanserine karşı verdiği mücadeleyi destekleme amacıyla GE Sağlık da meme kanseri riski konusunda farkındalık yaratmak için 42 Maslak'ta özel bir etkinlik düzenledi.bMeme kanserinin uluslararası sembolü olan pembe kurdele, ünlü tasarımcı Haluk Akakçe’nin özel tasarımıyla 42 Maslak’ta sergilendi. “Kalbimi asla” mottosu ile yola çıkan Haluk Akakçe’nin tasarladığı pembe kurdele ve hazırladığı özel video çalışması bu etkinlik kapsamında sergilendi. Akakçe’nin tasarladığı bir eserin satışının geliri ise Türkiye Meme Vakfı’na (MEVA) bağışlanacak.  

40 yaşın üzerindeki kadınlar yılda bir kez mamografi çektirmeli

GE Sağlık Türkiye Genel Müdürü Yelda Ulu Colin, erken teşhisin önemine dikkat çekerek, “Birçok araştırma gösteriyor ki, mamografi meme kanserinde erken tanı için en iyi yöntem. Mamografi taramalarının meme kanseri nedeniyle oluşan ölüm oranlarını yüzde 40’a varan oranda düşürdüğünü görüyoruz. Bu yüzden, kadınların 40 yaşından itibaren yılda bir defa mamografi çektirmeleri büyük önem taşıyor. Mamografi teknolojisinde yaşanan yeniliklerse kadınlar için tüm deneyimi yeniden şekillendiriyor. Hastalar, daha rahat bir meme muayenesi tecrübesi yaşarken, klinisyenler de daha az doz ile yüksek bir tanı doğruluğuna ulaşabiliyor”. Ünlü tasarımcı Haluk Akakçe ise “Bir kadının kendisine meme kanseri tanısı konduğu anda neler hissedebileceğini tahmin bile edemiyorum. Bedenin üzerindeki denetimini kaybetmek, geleceğine dair derin bir endişe duymak, çevrendeki insanların ilgisini kaybetmekten korkmak kolay başa çıkılabilecek duygular değil. İşte bu yüzden meme kanseri ile mücadele eden bir kadının en çok sevgiye ihtiyacı olacağını düşünüyorum” dedi.

Mamografi’de kontrol artık hastanın elinde

Tıptaki yeni ilerlemelere paralel olarak meme tarama yöntemleri de hızla gelişiyor. Mamografi cihazları meme kanserini tespit etmede kritik bir araç olmasına rağmen dört kadından biri, sürecin potansiyel sonucundan rahatsızlık, korku ve endişe duyduğu için taramalardan kaçınıyor. Bir mamografi taramasını atlamak, meme kanserinin teşhisini geciktirebiliyor ve uzun vadede de hastalığın seyrini etkileyebiliyor. İşte bu nedenle, GE Sağlık büyesinde çalışan ve sadece kadınlardan oluşan bir ekip, hastalardan, teknoloji uzmanlarından ve radyologlardan gelen geri bildirimleri göz önünde bulundurarak  yeni nesil bir  mamografi sistemi tasarladı. Sistem, hastalara sektörün ilk hasta kontrollü ve uzaktan kumandalı sıkıştırma teknolojisini kullanma seçeneği sunuyor. Bu yeni yöntem, kadınların mamografi çekimi esnasında daha az acı hissetmetlerini sağlamak amacıyla, bir teknoloji uzmanının gözetimi altında kendi meme sıkıştırma işlemini uzaktan kumanda ile kontrol edebilmelerini sağlıyor.  Bu yeni teknoloji, FDA onaylı 3D sistemler içinde en düşük doz miktarı ile yüksek görüntü kalitesi sağlarken, sağlık hizmeti sağlayıcıları ve hastalar içinse çekim esnasında ağrıyı ve kaygıyı azaltmaya yönelik özellikler sunuyor.

Kar fırtınasında kar topu aramak

Meme dokusu yoğunluğu, meme lifli dokusuna karşı yağ dokusunun ölçüsüdür. Daha fazla bağ dokusu, daha yoğun meme dokusu demektir ve bu da mamogramın daha beyaz görünmesine sebep olmaktadır. Mamogramda kanser ve yoğun dokular beyaz görünmekte ve o beyaz görüntünün içinde  tümör aramak kar fırtınasında kar topu aramaya benzemektedir. Meme yoğunluğu yüksek olan kadınlar için destekleyici bir ultrason işlemi ise gizli kanserlerin bulunmasına yardımcı olabiliyor. GE Sağlık’ın geliştirdiği otomatik meme ultrasonu teknolojisi, meme dokusu yoğun kadınlar için diğer destekleyici görüntüleme seçeneklerine göre daha konforlu ve iyonsuz bir çözümdür. GE Sağlık, 30 yılı aşkın süredir Türkiye'nin sağlık sektörünü destekleyen, uzun vadeli bir ortağıdır. Ülke genelinde kliniklere ve hastanelere sağlık bilişim sistemleri, BT ve MR ekipmanı da dahil olmak üzere bir dizi gelişmiş sağlık teknolojisi sunmaktadır. GE Sağlık, Türkiye'nin 3000'den fazla sağlık kurumunda kurulu 59.000'den fazla tıbbi sisteme sahiptir.

GE Sağlık Hakkında:

GE’nin 19 milyar dolarlık sağlık işletmesi GE Sağlık, tıbbi görüntüleme, izleme, biyoüretim, hücre ve genetik terapi teknolojilerinin lider sağlayıcısı olarak akıllı cihazlar, veri analitiği, uygulamalar ve hizmetler yoluyla tanılama, tedavi ve izleme alanlarında hassas sağlık hizmetleri sunar. Sağlık sektöründe 100 yılı aşkın deneyime ve dünya çapında 50 binin üzerinde çalışana sahip olan GE Sağlık, dünya genelindeki hastalar, sağlık hizmeti sağlayıcıları, araştırmacılar ve yaşam bilimleri şirketleri için sonuçları daha etkili bir şekilde iyileştirmeye yardımcı oluyor.