Su sıkıntısının temel nedeni iklim değişikliği
Bu haber 2376 kez okunmuş ve görüntülenmiştir.
Ani ve şiddetli
yağışların hem barajlara hem de yeraltı suyunun beslenmesine düşük katkı
sağladığını dile getiren uzmanlar, günümüzde pek çok bölgede su sıkıntısı
yaşanmasının temel sebebinin de bu durum olduğunu söylüyor. 20 yılda uzun
kuraklık dönemleri ve şiddetli yağışlar görüldüğünü kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Ahmet
Adiller, günümüzde su sıkıntı yaşanmasının en temel sebebinin iklim değişikliği
olduğunu vurguladı.
Dr. Öğr. Üyesi Ahmet
Adiller: “Ülkemiz kişi başına düşen su miktarı değerlendirildiğinde ‘su stresi’
yaşayan bir ülke ve yapılan çalışmalara göre önümüzdeki 20-30 yıllık süreçte,
nüfus artışı da göz önünde bulundurularak, ‘su kıtlığı’ yaşayan bir ülke
olmamız bekleniyor.”
Üsküdar Üniversitesi SHMYO
Çevre Sağlığı Program Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller, İstanbul’daki
barajların doluluk oranlarını değerlendirdi.
“İstanbul’un
ülkemizin en yüksek nüfuslu şehri olmasından dolayı, doğal olarak su ihtiyacı
da oldukça fazla.” diyen Adiller, resmi verilere göre nüfusun 16 milyonu
bulduğu şehirde doğal olarak çok yüksek miktarda su kullanıldığını dile
getirdi.
İstanbul’da günlük
ortalama su kullanımının miktarı 3 milyon metreküpün üstünde
Türkiye İstatistik
Kurumu’nun 2020 verilerine göre İstanbul’da kişi başına günlük su kullanım
miktarının 190 litre olduğunu ifade eden Adiller, “Ortalama değerlerle bile
hesapladığımızda günlük su kullanım miktarının 3 milyon metreküpün üzerinde
olduğunu görüyoruz. 2023 yılı temmuz ayında ise İSKİ tarafından yapılan bir açıklamada,
su kullanımında rekor kırıldığı ve bir günde yaklaşık 3,6 milyon metreküp su
kullanıldığı bilgisi paylaşıldı. Bu miktardaki suyun temin edilmesi de
özellikle su kaynakları açısından zengin olmayan Marmara Bölgesi’nde oldukça
güç.” dedi.
Bu yıl yaşadığımız
susuzluk önümüzdeki yıllarda tekrarlanabilir
Dr. Öğr. Üyesi Ahmet
Adiller, son 10 yıllık baraj doluluk oranlarına bakıldığında özellikle içinde
bulunulan 2023 yılı Kasım ayında barajların doluluk oranının geçmişte bu kadar
düşmediğinin görüldüğünü anlatarak, şöyle devam etti:
“15 Kasım itibariyle
değerlendirdiğimizde baraj doluluk oranımız yüzde 17 seviyelerinde. Önceki
yıllara baktığımızda ise en son 2020 yılının aynı tarihlerinde yüzde 28
seviyelerinde olduğunu görüyoruz. Bu da bize bu yıl
yaşadığımız susuzluk her ne kadar olağanüstü gibi görünse de önümüzdeki
yıllarda tekrarlanabileceği hakkında fikir veriyor.”
Suyun yeniden
kullanımı konularında çalışmalar yapılmalı
Yüksek nüfus
yoğunluğuna sahip Ankara’da kişi başına tüketilen günlük su miktarının 246
litre, İzmir’de ise 221 litre olduğunu belirten Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller, “Bu
açıdan bakıldığında İstanbul’daki vatandaşımız çok yüksek seviyede su
kullanıyor demek doğru olmaz. Ama yine de su tasarrufu yapmamız, su kullanımını
daha düşük seviyelere çekmemiz pek çok açıdan önemli. Bu durumun kökünden
çözülmesi için özellikle nüfusun artmaya devam ettiği göz önünde bulundurulursa
sadece su tasarrufu yeterli olmayacak. Su tasarrufu yanında hem su
potansiyelinin verimli kullanımı, suyun yeniden kullanımı konularında
çalışmalar yapılmalı, hem de İstanbul için etkin nüfus politikaları üzerinde
çalışılmalı.” dedi.
Yağmur yağmasına
rağmen zaman zaman neden bazı barajların su seviyeleri düşüyor?
Öncelikle tüm
yağışların doğrudan barajlara dolmadığını belirten Adiller, “Barajlar sadece
kendi, yüzeylerine yağan yağışı doğrudan alırlar. Karalara düşen yağışların da
bir kısmı belirli bir süre gecikmeli olarak barajları besler. Barajları
besleyen su miktarı da yağışın nasıl düştüğüne bağlı olarak değişiyor.
Barajların yağış suları tarafından yüksek oranda beslenebilmesi için yağışların
ya kar şeklinde yağmaları ya da sık aralıklarla düşük şiddetli yağmurlar
şeklinde düşmeleri gerekiyor.” diye konuştu.
Geçmişten günümüze
yağış miktarlarında çok ciddi bir düşüş yok
Ahmet Adiller, ani ve
şiddetli yağışların hem barajlara hem de yeraltı suyunun beslenmesine düşük
katkı sağladığını dile getirerek, şunları kaydetti:
“Maalesef günümüzde
pek çok bölgede su sıkıntısı yaşamamızın temel sebebi de bu durum. Geçmişten
günümüze yağış miktarlarını incelediğimizde çok ciddi bir düşüş olmadığını
görüyoruz. Hatta bölgesel olarak arttığı yerler bile var. Ancak bu noktada
yağışın düşme şeklinde ciddi değişimler gözlemleniyor.
Türkiye’de ortalama
olarak 1,2°C’lik bir sıcaklık artışı var
Maalesef ülkemizin
bulunduğu coğrafya iklim değişikliğinden çok etkileniyor. Yapılan çalışmalar
dünya genelinde 1951-2012 dönemi için ortalama 0,72°C’lik sıcaklık artışı
olduğunu ortaya koyarken, 1979-2010 arasındaki 32 yılda, Türkiye’de ortalama
olarak 1,2°C’lik bir sıcaklık artışı belirliyor.
Son 20 yılda da bunun
etkilerini uzun kuraklık dönemleri ve şiddetli yağışlar ile görüyoruz. Bu durum
da farklı şekillerde maddi ve manevi zarara uğramamıza sebep oluyor. Günümüzde
su sıkıntı yaşamamızın en temel sebebi iklim değişikliğinin etkilerini derinden
hissediyor olmamız.”
Su seviyelerinin
düşmesinin tarım, enerji üretimi ve su temini üzerindeki etkileri neler?
İnsan faaliyetlerinin
tamamında suya ihtiyaç duyulduğunu da ifade eden Adiller, “Bu faaliyetlerin bir
kısmında doğrudan bizler suyu kullanıyoruz. Bir kısmını da biz doğrudan
kullanmasak da ihtiyaç duyduğumuz besin maddelerinden giysilere, eşyalardan
enerji üretimine kadar pek çok farklı alanda su bizim için kullanılıyor. Bu
yüzden su olmazsa olmazlarımızdan.” dedi.
Baraj, gölet gibi yüzeysel
su kaynakları ile yeraltı sularının pek çok sektörün doğrudan hammaddesi
durumunda olduğunu da hatırlatan Adiller, şöyle devam etti:
“Tarım ve Orman
Bakanlığı’nın 2022 yılı verilerine göre ülkemizin 57 milyar metreküplük su
kullanımının 44 milyar metreküplük (yüzde 77) kısmı sulama amaçlı kullanılıyor.
Sulama amaçlı kullanılan bu su miktarı 5 yıl öncesinde 40 milyar metreküp, 10
yıl öncesinde ise 32 milyar metreküp. Yıllara göre gerçekleşen bu artış sadece
suyun tarımsal amaçlı kullanımıyla kısıtlı değil. Son 10 yılda hem
içme-kullanma suyu ihtiyacı hem de sanayide su kullanımı arttı ve tahminler
önümüzdeki yıllarda da artmaya devam edeceğini ortaya koyuyor. Sulama amaçlı
ihtiyacın artmasının öngörüldüğü önümüzdeki yıllarda iklim değişikliğinin etkilerinin
artması da bekleniyor.”
Enerji üretiminin
yaklaşık yüzde 20’lik kısmı hidroelektrikten
Enerji ve Tabii
Kaynaklar Bakanlığının 2022 verilerine göre ülkemizin enerji
üretiminin yaklaşık yüzde 20’lik kısmının hidroelektrik enerji üretiminden
geldiğini de belirten Adiller, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bu durum su
kaynaklarında meydana gelebilecek zararların enerji üretimini de
etkileyebileceğini göz önüne seriyor. Ancak ülkemizin hidroelektrik enerji
potansiyelinin oldukça yüksek olması yapılacak yatırımlarla bu durumun
önlenebileceğini gösteriyor.
‘Su stresi’ yaşayan
bir ülkeyiz
Ancak genel bir
değerlendirme yaptığımızda; ülkemiz, kişi başına düşen su miktarı
değerlendirildiğinde ‘su stresi’ yaşayan bir ülke ve yapılan çalışmalara göre
önümüzdeki 20-30 yıllık süreçte nüfus artışı da göz önünde bulundurularak ‘su
kıtlığı’ yaşayan bir ülke olmamız bekleniyor. Aslında günümüzde de bölgesel
değerlendirmeler yapıldığında Marmara, Sakarya ve Küçük Menderes havzalarımızın
bu durumla yüzleştiğini söyleyebiliriz.
ÖNERİLEN HABERLER
VEDA ZAMANI...
Hırkaların, gülüşlerin, vedaların, yeniden başlamaların zamanındayız. Kendi başına ayrı bir mevsim olup, diğer tüm ayl...
BSH Türkiye, Ailece Kodluyoruz videolarıyla aileleri...
BSH Ev Aletleri Türkiye’nin aileleri dijital dünya hakkında bilinçlendirmeye yönelik hazırlanan “Ailece Kodluyoruz” vi...
TDGD’nin Yeni Dönemi: “Turizmde sürdürülebilir ve te...
Turizm ve Destinasyon Geliştirme Derneği (TDGD) yeni Yönetim Kurulu Başkanı Sabriye Kocabalkan, turizmin geleceğine dai...
BEN KADIN..
BEN KADINHayal benKüfür, sokak ağzı sevmeyenYüksek volumlu sesVaroş ağzı kelimeler cümlelerden haz etmeyen [ kınamak...
Starbucks Sonbahar’ı En Sevilen İçecekleriyle Karşıl...
Kahve kültürünün dünyadaki en önemli temsilcilerinden Starbucks, sonbaharın habercisi Pumpkin Spice ailesini ve Salted...
28 günlük gençleştirme tedavisi
Profesyonel cilt bakımı her geçen gün bir adım ileri taşıyan L’Occitane, gece bakım ritüeline Immortelle Divine Youth ...
Mevsim Yenice’den dünyayla kurduğumuz bağları sorgul...
Türk edebiyatının modern yüzü Mevsim Yenice’nin 2019 yılında Notre Dame de Sion Edebiyat Ödülleri’nde Mansiyon Ödülü’n...
YAZARLAR
-
Editör
Susamla Açılan Büyülü Kapı Fişekhane’de Aralandı: “T... -
Recep Ali Aksoylu
KÖFTECİ HESABI NEDEN 8 AY SONRA ÖDÜYOR! -
Ebru Bozcuk
Babamın Saatleri.. -
M. Sabri Danabaş
Usta bir kalemi ebediyete uğurluyoruz.. -
Salih Güven
Usta Kalem ve Yazar Salih Güven’den Karamsarlıktan İ... -
Hayal Coşkun
BEN KADIN.. -
Derya Devranoğlu
Şişkinlik Yaşamanızın Sebebi Bağırsak Bakterilerimiz... -
Tümay Mercan
“Bal”ın tadı kaçmasın -
Gülnare Asgarzade
EZT Bir Markadır.. -
Candan Manyaslı
Bayram Dediğiniz / Candan Manyaslı -
Şermin Uysal
Huzur Evi değil! Hüzün Evi, orası... Hüzün Evi... -
Öznur Yılmaz
Van’da mazbata cesareti -
Julide Doğu
Şarkılar, kuşlar, dağlar, Uzak kıyılar, yağmurlar, Ç... -
Aylin Arıkan
İçimden Geldi… -
Saime Odabaş
Ramazan'da Aylık Rezervasyon Olur mu? -
Nurşah Sunay
Adalet İsrail’den Büyüktür! -
Evren Fehmi Atay
Bel ve boyun ağrısı şikâyetleri her geçen gün artıyo... -
Barış Balcı
Güne Başlamak İçin İyi Bir Nedeniniz Olmalı.. -
Murat Yaycı
Grip deyip geçmeyin “Gripte erken tedavinin önemi kr... -
Arel Gereli
Masa başı çalışanlar dikkat! -
Necla Çoban
Başarı Yarış Mutluluk -
Bülent Şenver
Biz de insanız, hata yapabiliriz! -
Tuba Örnek
Sağlık deposu: Kekik çayı -
Ebru Özer Özkul
Aşk Evliliği Yapanlar Dikkat! -
Gülçin Şafak
Markanın Sessiz Kahramanları -
Emine Baran
Hedef.. -
Şebnem Akman Balta
Hem paranızdan hem sağlığınızdan olmayın! -
Ece Soyer Demir
SMA, Taşıyıcılık Tarama Testi ile Önlenebilir -
Nesrin Dilbaz
Günde kaç fincan kahve içilmelidir? -
Gizem Atakul
Bebeklerde çok gaz ve çok ağlama belirtileri besin a...
Video Galeri
Susamla Açılan Büyülü Kapı Fişekhane’de Aralandı: “T...
En çok tavsiye edilen ayran markası Eker Ayran…
MERT DTM 4.mağazasını Kartal’da Açıyor.
Marmara’da Fırtına Ve Kuvvetli Yağış Uyarısı
The Marmara Group İmzalı M Chocolate ile Şık ve Lezz...
10. Milas Zeytin Hasat Şenliği Büyük Bir Coşkuyla Ba...
Bir kalemin ucundan satırlara dökülen öyküler.. “Aşk...
Esra Üçcan Kitaplarını Tüyap Kitap Fuarında Okuyucul...
Pazarlama Sektörünün İlk Yapay Zekâ Konulu Kitabı TÜ...
Timur Selçuk’un eserleri “Babamın Şarkıları”, AKM’de...
- MARİŞ’ten “Yoksullukla Mücadele İçin Strateji ve Yol Haritas...
- Türkiye’nin en güçlü Dünyanın en sert Kahvesi
- "Sizin Perşembeniz" Sanatçı Atölyeleri’nin bu ayki konuğu Ne...
- Setur Ar-Ge merkezi açıldı
- Tchibo’nun doğa dostu temizlik yardımcılarıyla evler ışıl ış...
- Türkiye’nin İlk Kamu E- Spor Tesisi Üsküdar’da Kurulacak!
- Kürşat Başar Orkestrası & Nükhet Yalçın "22 Kasım Perşembe ‘...
- ALIŞVERİŞ & ÜRÜN VİTRİNİ “11 Kasım kampanyasında en çok parf...
- Mardinli Çocuklar, “Yarını Kodlayanlar” ile teknolojinin dil...
- Doğu Anadolu Yöresinden Mükemmel Bir Lezzet; Demir Tatlısı
- Tchibo, İstanbul Kahve Festivali’ne katıldı.
- SALT Galata’da söyleşi: Gülgün Başarır, Süleyman Saim Tekcan...
- Dalgalara kafa tutan saat; I.N.O.X
- “Tam Benim Tarzım” Kampanyasında Melisa Şenolsun ve Burak De...
- Amazon Dash Yenilemeli LG ThinQ, IFA 2019'da Ev Konforunu B...