Kitap yazma serüveni 2012 yılında başlayan Yazar ve Romancı Hanife Mert ilk kitabı “Düş Batımı” ile yoluna “Bakış Açısı”, “Fırçadaki SDon Şiir & Bir Orhan Veli Romanı” ve “Yolculuk” kitaplarıyla devam etti okur severlerin beğenisini kazandı.

Hanife Mert’in 4 kitabı bulunuyor. İlk kitabnıı 2012 yılında yazmaya başladı.

İlk kitabı “Düş Batımı” 2012 yılında yazmaya başladı.  Aradan geçen 3 yıl gibi bir süreç sonrası 2015 Ocak ayında okurlarıyla buluştu. Kitabın ana teması aile ve çocuklardan oluşuyor. Yazar Mert; “Çocuk ailenin yansımasıdır. O nasıl bir ailede yetişirse topluma yansıması da öyle olur.” Diyor. Yazara göre çocuk sevgi dolu mutlu bir ailede yetişirse, mutlu başarılı, özgüvenli, kendiyle barışık bir birey olarak toplumda varlığını hissettirir. Aksi halde sorunlu ailede yetişen çocuk da sorunlu, öz güven kaybı yaşayan, agresif, kendiyle ve yaşamla sürekli kavga halinde olan bir birey olarak var olmaya çalışır. Vermeye çalıştığı mesajda: “Anne baba olmak sadece çocuk doğurmakla olmuyor. Eğer dünyaya getirdiğiniz çocuğun sorumluluğunu almayacaksanız, çocuk dünyaya getirmeyin...” vurgusundan ve açıklamadan da anlaşılacağı gibi Düş Batımı kitabının konusu dağılmış aileler ve bunların topluma etkileri. Gerçek yaşam öyküsünden hareketle kurguladığı sosyal içerikli bir romandır. Bu Kitabın 4. Baskısı bitmek üzere.  Yazar çok etkili güzel geri dönüş aldığını ifade ediyor.

Hanife Mert’in 2. Kitabı olan “Bakış Acısı” Düş Batımı okurlarının talepleri üzerine oluşturulmuş bir öz romandan oluşuyor. 2015 yılında yazmaya başladığı bu kitap ise

2017 Ekim ayında okurlarıyla buluştu.

“Düş Batımı” kitabının devamı niteliğinde olmasına rağmen ondan bağımsız bir romandır. Burada ağırlığı kadına ve onun eğitimine verilen bir kitap. Birebir yaşanmış öykülerden kurgulanmıştır. Kitabın Ana temasında; “Kadın özgür olmalı. Özgür kadın, özgür çocuklar yetiştirir. Özgür çocuklar özgür toplum demektir. Kadın ekonomik açıdan özgür olmalı. Kadın çalışmalı, kadın saygınlığını eğitimle taçlandırmalıdır.” Vurguları var. Bakış Acısı adlı kitabındaki  farklı açıdan konuları tek bir acıyla bütünleştiren yazar  kocası ölmüş bir kadının ayakta kalma mücadelesi, toplumun bu kadınlara bakışı, engelli çocuklara sahip ailelerin dıramı ve toplumun yaklaşımı, alevi- sünni evliliği ve bu konuda toplumun tepkileri etkileri gerçek yaşam öykülerinden kurgulayarak kitap 3. Baskısını yaptı. Yakında 4. Baskıya geçilecek.

3.ncü kitap “Fırçadaki Son Şiir/ Bir Orhan Veli Romanı” adından da anlaşıldığı gibi ünlü şair Orhan Veli Kanık’ın yaşam öyküsünü anlatan kurmaca biyografik bir romandır. 2017 Kasım’ında yazmaya başladığı kitap, 2021 yılının temmuz ayında okurlarıyla buluştu. “Neden Orhan Veli?” diye sorabilenler için Hanife Mert Bakış Acısı kitabından sonra biyografik roman yazmaya karar verdi. Orhan Veli’nin şiirlerini özellikle “Anlatamıyorum” adlı şiirini lise yıllarımda çok seviyordu. Yaşamı hakkında hiç bir şey bilmediği bu ünlü şairin “Anlatamıyorum”  adlı şiirinde neyi anlatamadığını merak etmiş ve yaşam öyküsünü yazmaya karar verdi. Şairin kısacık yaşamında anlatmak istediği anlatmaya çalıştığı öyle çok şeyin olduğunu yaptığı araştırmalar sonucunda gördü. Kitabında Şair Orhan Veli’nin ayrıca insan olarak, dost arkadaş canlısı, aşık Orhan Veli’yi okura tanıtmaya çalıştı. Yazar, o, köklü Türk şiir geleneğinde hatırı sayılır bir devrim yaparak, şiirimizi burjuva sınıfının tekelinden kurtararak halka getirmiş, halkı da şiire dahil etmiş ve halkın sevgisini kazandığının altını çiziyor. kurmaca biyografik romanında Orhan Veli’nin bilinmeyen pek çok yönünü halka anlatmaya tanıtmaya çalıştı. Bu kitaptan beklediğinin üzerinde dönüşler aldı.

4. cü Kitabı “Yolculuk”  2021 yılının ağustos ayında yazmaya başladı. 2022 yılı Aralık ayında okurlarıyla buluştu.  

Yolculuk; Kişsel gelişim tadında bir kitap. Felsefi içerikli denemelerinden yaptığı seçkilerini güncelleyerek yaşanmış hikâyelerle kurgulayarak filozafların sözleriyle süsleyerek anlatmaya çalıştığım bir kitaptan oluşuyor.

Bu kitapta toplumsallıktan bireyselliğe bir geçiş vardır. Yazar; “Birey olarak yaşam gailesine öylesine kaptırdık ki, kendimizi unuttuk. Sanki yaşamda var olma amacımız yemek yemek, işe gitmek, okumak, evlenmek ve çalışmaktan ibaretmiş gibi davranıyoruz. Kendimize hiç zaman ayırmıyoruz... Kendimizi tanımıyoruz... Dolayısıyla da kendimizi başkalarında bulmaya çalışıyoruz... “ diyor.

Hanife Mert  bu kitapta bireye kendine dön, yolculuğunu önce kendi iç dünyana yap. “Bir yerlere varmadan önce kendine uğra. Gideceğin bütün yollar kendinden geçer” ifadesinde bulunuyor. Hanife Mert, Ragıp İsfehani’nin sözünden hareketle okuru kendini tanımaya, onu sevmeye ve kendisiyle barışarak mutlu hissetmesi için kapı aralamaya çalıştı. Ayrıca sevgi, umut güven gibi kavramların insan hayatındaki önemine de dikkat çekmeye çalıştım. Kitabım daha çok yeni, onu okura tanıtma çabasındadır.

Mert’in beşinci kitap çalışması Sarı Kulplu Fincan henüz yayımlanmadı. Lakin Eli kulağında çıktı çıkacak... Ve bir yayıneviyle anlaşma aşamasında. Sarı Kulplu Fincan bir öykü kitabıdır. Üç öyküden oluşmaktadır. Bu kitabının ana teması ailedir.